Sube Baskanimiz Ahmet Sert, egitim ve ögretimin iyilestirilmesi için yapilan hizmetlere, saglanan haklara her zaman siyasal bir içerik kazandirma huyundan vazgeçmeyen zihniyetin, 10 bin yoksul ögrencinin yararlandigi özel okullarda okuma hakkini mahkemeye tasiyarak ögrencilerin magdur olmasina yol açtiklarini ve bu magduriyetleri yoksullari savunma adi altinda medyaya pazarladiklarini söyledi.
‘Can çikar huy çikmaz’ temsilini her zaman hakkiyla yerine getiren bu zihniyetin simdi de yerel yönetimlerin egitime katki amaciyla verdigi her türlü destegi kendi pragmatist anlayislarinin ürünü olarak siyasal yatirim anlaminda degerlendirip protesto ettigini ifade eden Sert, “Hizmet konumunda olan her türlü iktidarin yaptigi yatirim ve verdigi destegin arkasinda art niyet aramak, ancak art niyetlilikle mümkün olabilir. Yapilmayan onca hizmeti görmezden gelerek gözünü yapilan hizmetlere dikip onlari ayrimci ve bölücü mantikla baltalamak, hamaset dolu hastalikli bir zihniyetin ürünü olsa gerek” dedi.
“Okul bahçelerinin düzenlenmesi, ögrencilere kirtasiye malzemesi ve önlük gibi egitimin olmazsa olmaz ihtiyaçlarinin karsilanmasi fakiri ve yoksulu savunma adi altinda nasil baltalanabilir” diye soran Sert, sözlerini söyle sürdürdü:
“Mahkeme kararlariyla iptal ettirilen bu hizmetlerin magduru belediyeler mi, fakirler mi olmustur, bu fakir savunucularina sormak isteriz. Adam yaftalamayi, hizmet baltalamayi, mahkeme salonu tozu yutmayi bir kenara birakip sivil toplum anlayisi ve durusuyla; yapana degil, yapilana bakarak hak ve hukukun yaninda olmaya özen gösteren Egitim-Bir-Sen hangi iktidar, hangi muktedir, hangi siyasi olusum ne yaparsa yapsin, yapilan hizmet halkimiza ve insanimiza yapilmissa, bizim açimizdan takdire sayandir.”
Sert, hizmete töhmet yerine ragbet etmek gerektigini kaydederek, “Yoksul savunuculugu adi altinda insanimizi magdur eden ve onlara hizmet veren yöneticileri yaftalayan bu hamasi zihniyete, savundugunu varsaydigi insanimizin vicdanindaki yerine dönüp bakmasini tavsiye ediyoruz” seklinde konustu.