Türk Egitim-Sen
Istanbul 6 No’lu Sube Baskani Sami Çelik’in Sube Baskanligi düstü. Pendik
Çamçesme Ilkögretim Okulu Müdür Basyardimcisi iken ayni zamanda Türk Egitim-Sen
Sube Baskani olarak görev yapan Çelik’in okulunda kadrolu personel sayisi 100’ü
geçince; Sube Yönetimimiz, ‘ya sendikadan istifa etsin ya da idarecilik görevini
biraksin’ diye itiraz etti. Iki görevi de birakmak istemeyen Çelik’in pesini
birakmayan Subemiz, sonunda Çelik’in Sube Baskanligi’ni düsürdü.
4688 Sayili Kamu
Görevlileri Sendika Yasasi’nin 15/c maddesine göre, “…100 ve daha fazla kamu
görevlisinin çalistigi isyerlerinin en üst amirleri ile yardimcilari, belediye
baskanlari ve yardimcilari” sendika üyesi olamazlar. Çamçesme Ilkögretim
Okulu’nun kadrolu personel sayisinin 100’ün üzerine çikmasi sonucu, Subemiz,
ilgili Okul Müdürlügü’ne, Ilçe Milli Egitim Müdürlügü’ne ve Il Milli Egitim
Müdürlügü’ne yazili müracaatta bulunarak, Sami Çelik’in ‘ya sendika görevine
devam etmek için idarecilik görevini birakmasi ya da idarecilik görevine devam
etmesi için sendika üyeliginden istifa etmesini’ istedi.
Sirasiyla Çamçesme
Ilkögretim Okulu Müdürlügü, Ilçe Milli Egitim Müdürlügü ve Il Milli Egitim
Müdürlügü Sami Çelik’in sendika üyeliginden istifa ettigine dair tevkifat
listelerini ekleyerek Subemize cevap verdi. Sendika üyeliginden istifa ettigi
halde Sube Baskanligi’ni birakmayan Sami Çelik’in sendika baskani sifatiyla
kurumlara yazi yazmasi ve basina demeç vermesi üzerine Sube Yönetimimiz, bu defa
basin açiklamasi yaparak, Sami Çelik’in suç isledigini ifade etti.
Daha sonra, sendika
üyesi bile olmayan birinin yerel basina sendika baskani olarak demeç vermesi ve
okullara imzali yazilar göndermesinin devam etmesi ve sendika sube sitelerinde
“Istanbul 6 No’lu Sube Baskani Sami Çelik” unvanini kullanmasi üzerine Subemiz
Devlet Personel Baskanligi’ndan görüs istedi.
Devlet Personel
Baskanligi’nin verdigi cevapta, söyle denildi: “Okul müdür yardimciligi ile
sendika baskanligi görevini yürütürken, okulda istihdam edilen personel
sayisinin 100’ün üzerine çikmasi nedeniyle sendika üyeligine son verilen ve
sendika sube baskanligi görevinden de ayrilmasi karari verilen ilgilinin, okulda
çalisan sayisinin 100’ün altina inmesi nedeniyle yeniden sendika üyesi
olabilecegi ancak, ilgilinin yeniden sendika üyesi olmasinda, bilahare de
sendika organlarinda yeniden görev almasinda 4688 Sayili Kanun’un ilgili
maddelerinde ön görülen prosedürlere uyulmasinin bir zorunluluk oldugu
degerlendirilmektedir.”
Buna göre, Sami
Çelik’in yeniden Sube Baskani olmasi için olaganüstü kongre yapmasi gerekiyordu.
Konuyu degerlendiren
Sube Baskanimiz Ali Yalçin, 4688 Sayili Yasa’nin yoruma mahal birakmayacak kadar
açik hüküm içerdigini kaydederek, “Bunu en iyi Türk Egitim-Sen bilir. Personel
sayisi 100’ü geçen okullara yazi yazan ve diger sendikalarin üyelerini istifaya
davet eden Türk Egitim-Sen, maalesef kendi sube baskani söz konusu olunca isi
hasiralti etmeye yeltenmektedir” dedi.
Yalçin, Sami Çelik’i
uyararak, “Sendikadaki göreviniz sona ermistir. Sendika Yöneticisi unvaniyla
saga sola yazi yazmak 657’ye meydan okumaktir. Pendik’te haksizlik yapip
gazabini çektiginiz kisilerin bos durmayacagini bilmeniz lazim. Eger Türk
Egitim-Sen’de Sube Baskanligi görevi yapacak biri yoksa, derhal olaganüstü
kongreye giderek yeniden seçiliniz. Kanunu ihlal ederek kanunlarla hak aranmaz.
Bu tezat bir durumdur. Suç isleyen hak arayamaz” seklinde konustu.