Sube Engelliler Komisyonu Baskanimiz Mehmet Yildiz, çagdaslasma yolunda hizli adimlarla yol alan Türkiye’nin, Cumhuriyet tarihinde ilk defa, 2005 yilinda özürlülük alaninda yasanan sorunlara çözümler içeren 5378 sayili Özürlüler Kanunu’nu çikardigini ifade ederek, “Bu kanun birçok hizmet ve uygulamalarin habercisi olmustur. Özürlüler Kanunu ile ulasilabilirlik, istihdam, bakim ve sosyal güvenlige iliskin sorunlarin çözümü, özürlü bireylerin toplumsal hayata tam katilimlarinin saglanmasi ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemelerin daha saglikli bir sekilde yasal zemine oturtuldugunu görmekteyiz. 12 Eylül 2010 tarihinde yapilan anayasa degisikliginde engelli bireylere yönelik pozitif ayrimcilik maddesi tüm engelli bireyleri mutlu etmis ve anlamli bulunmustur” dedi.
Yildiz, Engelliler Günü dolayisiyla yaptigi açiklamada, son yillarda engellilerle ilgili yasanan birçok olumlu gelismeye ragmen, yapilmasi ve atilmasi gereken daha birçok adimin oldugunu söyledi.
Rehabilitasyon
hizmeti alan engellilerin egitim kalitesinin artirilmasi ve muhtemel
istismarlarin önüne geçilmesinin saglanmasi ve denetimlerin daha saglikli bir
sekilde yapilmasinin gerekli oldugunu ifade eden Yildiz, söyle konustu:
“Kamuda yüzde 3’lük zorunlu özürlü çalistirma orani artirilmalidir. Özel sektörde de istihdam edilecek engelli çalistirma oraninin artirilmasi ve isvereni bu konuda ikna edici düzenlemelerin yapilmasi bir diger beklentimizdir. Ayrica, özürlülerle ilgili politikalar; sadece özürlülerin insani haklarini ve sosyal güvencelerini saglamakla sinirli olmayip, ayni zamanda özürlülüge neden olan etmenlerin çözümünü de kapsamalidir. Hedef, engellilerin yasam kalitesini artirmak, insan hak ve özgürlülüklerine uygun bir yasam sürdürmesinin önündeki engelleri kaldirmak, firsat esitligi içerisinde engellilerin toplum içinde hak ettigi onurlu ve saygin yeri almasi bir baska beklentimiz olmalidir. Asil engelliler, karsilarina çikan engeli asamayanlardir.”