Subemiz, egitime iliskin görüs ve önerilerini bir rapor halinde Hayat Boyu Ögrenme Komisyonu’na gönderdi. Rapordan önemli bazi basliklar sunlar:
-Okullari ve resmi kurumlari hayatin içine çekebilmenin ya da hayati okullarin ve resmi kurumlarin içine katabilmenin en etkili ve önemli yolu kurumlari hayatla baristirmaktir.
-Kurumlarimizi insana ve insani degerlere önem veren yapilara dönüstürmeliyiz.
-Kurum için insan degil, insan için kurum mantigi ile hareket edilmelidir.
-Insana ve insani degerlere önem vermeyen kurallar gözden geçirilmeli, kurallar kutsanmadan insana hizmet öncelenmelidir.
-Hayat boyu ögrenmenin ne denli önemli oldugu çok açiktir. Ancak bu ögrenme isi ideolojik ve baskici bir yapi olmamalidir. Insanlar kurumlarin açtigi kurslara “Acaba”larla gelmemeli, orada kendisini rahat hissetmeli, kendisini oraya ait hissedebilmelidir.
-Kilik kiyafet, düsünce inanç ve tercihlerinden dolayi ayrima tabi tutulmamalidir. Okullarda ve resmi kurumlarda kusatici ve içsellestirici bir anlayis hâkim olmalidir.
-Bu anlamda Halk Egitim merkezleri ve diger resmi kurumlarda hizmet alan hizmet veren ayrimi yapilmaksizin basörtüsü serbest olmali, halkin degerleri ve inançlari ile çatisan bu anlamsiz yasak kaldirilmalidir.
-Kurum ve kurallarin degil, insan ve insani degerlerin önemli oldugu unutulmamalidir.
-Hayatin ve halkin ihtiyaçlari yönünde kurslar ve programlar hazirlanmalidir. Bu kurslar hizmet alanlar açisindan dileyenler için karma olabilecegi gibi bayan ve erkek olmak üzere ayri ayri da planlanabilmelidir.
-Sanat ve estetik duygularini gelistirici kurslar ve programlar gelistirilmeli, yayginlastirilmalidir.
-Halk Egitim merkezlerinde ve okullarda Kur’an kurslarina da imkân taninmali, kurslardaki yas siniri kaldirilmalidir.
-Tüm bu kurslarin disinda dileyenlere dini bilgilendirmelere yönelik kurslar seminerler açilmali bu konuda da herhangi bir yas veya benzeri sinirlar getirilmemelidir.
-Açik ögretimle ilgili olarak görevlendirilen kurumlara birer yönetici kadrosu tahsis edilmeli ya da sadece Açik Ögretimle ilgilen yeni bir birim olusturulmalidir. Okullarda is yükü nedeni ile idareciler ve ögrenciler rahatsiz olmakta özellikle açik ögretim ögrencilerinden sikayetler gelmektedir.
-Teknolojik gelismeler takip edilmeli, kurslar bu yönde sürekli güncellenmelidir. Ancak insan teknolojiye kurban edilmemeli, teknoloji içinde insanin kaybolmasina müsaade edilememelidir.
-Yaygin ve örgün egitim kurumlari birbirleri ile koordineli olmali, mesleki egitimin güçlendirilmesi için ortak çalismalar yapilmalidir.
-Ilimiz AR-GE birimi bu yönde de çalismalar yaprak projeler üretilmelidir.
-Fatih projesi büyük ve önemli bir projedir. Bu projenin basariya ulasmasi için elbirligi ile hareket edilmelidir. Ancak bu proje ile gençlerimizin ruh ve beden sagligina zarar verilmesine müsaade edilmemeli, bu yönde gerekli tedbirler alinmalidir.
-Bakanligin “Okullar hayat olsun” konulu bir projesi vardir. Bu proje temelde okul ile hayati iliskilendirdigi için önemsenmeli ve desteklenmelidir. Ancak okula hayat katarken çalisanlarin hayati elinden çalinmamalidir.
-Halkin tarihine, kültürüne, inancina, estetik anlayisina ve gelisimine katki saglayacak her türlü proje, çalisma ve organizasyona destek verecegimizi ifade ediyoruz.