Marmara Üniversitesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Osman Can, “Anayasa’nin kaderi darbelerle, darbelerin kaderi anayasa ile baglantilidir. Anayasa’yi kim yapiyorsa onun amacina hizmet eder” dedi.
Osman Can, “Darbeler ve Yeni Anayasa” konulu bir konferans verdi. Subemizin, 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayi Konferans Salonu’nda düzenledigi konferansa, Vali Serif Yilmaz’in yani sira Il Emniyet Müdürü OsmanBalci, Il Genel Meclis Baskani Mehmet Elibol, Belediye Baskan Yardimcisi Ahmet Çetin, üyelerimiz ile çok sayida davetli katildi.
Türkiye’de anayasa ve darbelerin sürekli bir arada degerlendirildigini belirten Can, “Anayasa, devletin siyasal teskilatini belirleyen bir üretimdir. Anayasa’yi kim yapiyorsa onun amacina hizmet eder” seklinde konustu.
Osmanli döneminden bu yana anayasa yapim süreçlerini ele alan Can, sunlari söyledi: “Osmanli döneminde 1876 yilinda bir anayasa yapilmis. 1921, 1924, 1961 ve 1982 yilinda anayasa yapilmis. Bu anayasalardan sadece 1921 yilinda yapilanda milletin katkisi var. Bu anayasa 1920 yilinin sonunda basladi. 1921 yilinin Subat ayinda tamamlanarak yeni bir anayasa yapildi. Bu anayasada sonradan yapilan üç anayasada denilenin tam tersi vardir. 1921 Anayasasi’nda millet var. Zor zamanlarda hazirlanan bu anayasada vesayet sistemi kesinlikle reddedilmistir. 1921 yilinda yapilan anayasada özgürlük lafi geçmez. Bunun disinda yapilan bütün anayasalarda bol bol özgürlük geçer. 1961 Anayasasi’nin da 61’in üzerinde özgürlük maddesi vardir. 1982 Anayasasi’nda 70’in üzerinde özgürlük maddesi vardir. Milletin tek yaptigi anayasa, 1921 Anayasasi’dir. 1921 Anayasasi özgürlükleri ihlal edemeyecek devlet ortaya çikardi.”
Artik milletin yaptigi anayasaya ihtiyaç oldugunu vurgulayan Osman Can, “Su ana kadar millete hiç ‘ne istiyorsun’ diye sorulmadi, vatandas sadece sandikta hatirlandi. Kanunlar çikariliyor fakat vatandasimiz tam içerigini bilmiyor. Artik vatandasimiz bilinçlendi, artik olaylar karsisinda dik durmasini biliyor. Eskiden yasanan bir hadise vatandasa ulasincaya kadar bir sürü yerden geçiyor, vatandas ne oldugunu tam bilemiyordu; gelisen teknoloji sayesinde artik insanlar neler oldugunu saniyeler içinde ögreniyor ve gerekli tepkisini veriyor” degerlendirmesinde bulundu.
Can, yeni anayasanin 2100 yilina kadar öngörebilir bir anayasa olmasi gerektigini ifade ederek, “Elimizde olan Haci Murat’in sadece kullanma kilavuzunu degistirerek yeni anayasa yaptik diyemeyiz. Bu sekilde yaparsak otobanda Haci Murat ariza yapar, yolda kaliriz. Bu nedenle milletin kendisinin içinde oldugu bir anayasa olmasi gerekir” diye konustu.
Konferansin sonunda, Vali Serif Yilmaz, Doç. Dr. Osman Can’a, Tokat’a özgü ahsap sandik hediye etti.