Sube Kadinlar Komisyonu Baskanimiz Gülten Demirkol, “Bir erkegi egitirseniz, bir kisiyi egitmis olursunuz ama bir kadini egitirseniz, bir toplumu egitmis olursunuz” dedi.
Demirkol, 8 Mart Dünya Kadinlar Günü dolayisiyla bir basin açiklamasi yapti. Sube binasinda, komisyon üyelerinin de katilimiyla yaptigi açiklamada, Elazig depreminde hayatini kaybeden vatandaslarimiza bassagligi dileyerek sözlerine baslayan Demirkol, “Kadinlar, sadece nüfusumuzun yarisi olmasi itibariyle degil, anne olarak da son derece önemli bir konumda bulunmaktadir” seklinde konustu.
Demirkol, kadinin toplumun egitimindeki önemini, “Bir erkegi egitirseniz, bir kisiyi egitmis olursunuz ama bir kadini egitirseniz, bir toplumu egitmis olursunuz” sözleriyle vurguladi.
Dünyada yasanan yogun insan haklari ihlallerinden en fazla etkilenenlerin kadinlar ve kiz çocuklari oldugunu ifade eden Demirkol, söyle konustu: “Sokak çocuklari gerçeginin bir boyutunun da cinsel taciz ve anne-çocuk sagligi ve korumasinin yetersizliginden kaynaklandigi unutulmamalidir. Sagliksiz çocuklarin topluma maliyeti çok agir ve çok yönlü olmaktadir.”
Kiz çocuklarinin egitimi konusunda basörtüsü yasaginin olumsuz etkisini sürdürdügünü belirten Demirkol, “Haydi Kizlar Okula” kampanyasinin, “Haydi Basi Açik Kizlar Okula” seklinde uygulandigini kaydederek, sözlerini söyle sürdürdü: “Bu konuda en büyük sorumluluk yine kadinlara düsmekte, kadinin kadina destek olmasi gerekmektedir. Ne yazik ki, bir siyasi partinin kadin kollari, ideolojik ve bagnaz bir tutumla, temel haklari ayaklar altina almis, parçalamistir. Yirttiklari seyin adina ‘kara çarsaf’ da deseler, sonra ‘kara bulut’ yalanina da siginsalar, bir inancin simgesi olarak kabul ettikleri için çignedikleri, herkesin malumudur. Kadina yönelik psikolojik ve fiziksel siddet, kimden gelirse gelsin, kiniyor ve lanetliyorum.”
Demirkol, kadinlarin her türlü siddete ve baskiya direnmesinin ancak sivil örgütlenmeyle mümkün olabilecegini, bunun en mesru yolunun sendikalar oldugunu söyledi.