Genel Yetkili Sendika

Memur Sendikaciligi Kisa Sürede Uzun Yol Aldi

Subemizin düzenledigi ‘Cuma Sohbetleri’ne katilan Anadolu Fikir Platformu Baskani Sahin Ali Sen, sendikal tarih ve sendikal tarihe yön veren gelismeleri anlatti. Medeniyet ve kültür degerlerimizin kaynaginda haksizliga karsi dik durma; mazlum, magdur ve masumlara sahip çikma, koruma ve yardimci olma hasletlerinin yer aldigini ifade eden Sen, Erdemliler Hareketi, vakif hizmetleri ve Ahilik müessesesinden örnekler verdi.

Dünya sendikal tarihinde ilk toplu sözlesmenin Ingiltere’de gerçeklestirildigi bilgisinin gerçeklerle bagdasmadigini belirten Sen, dünyada ilk toplu sözlesmenin Kütahya Valiligi ile Kütahya’da kurulu Çini-fincan isçileri arasinda yapildigina dikkat çekti.

Osmanli dönemi sendikaciliginin 1871 Istanbul Ameleperver Cemiyeti’nin kurulmasiyla kurumsal nitelik kazanmaya basladigini, 1874 tersane grevinin ilk grev ve örgütlenmede kilometre tasi oldugunu kaydeden Sen, II. Mesrutiyet’in ilanindan sonra çikarilan Tatil-i Esgal Hakkinda Kanun-i Muvakkat ile kamu hizmetlerinde sendikalasma ve grev yasagina ragmen özellikle tramvay isçilerinin etkili grevler yaptigini anlatti.

Söz konusu grevlerin I. Dünya Savasi kosullarinda dahi devam ettiginin, 1 Mayis kutlamalarinin da ayni dönemde gerçeklestiginin altini çizen Sen, Istanbul’da kurulan Umum Amele Birligi’nin isçiler adina 1923 yilinda yapilan Izmir Iktisat Kongresi’ne katilmasinin, çalisanlarin yönetime ortak olmasi ve çözümün paydasi olmasinin ilk örneklerinden oldugunu vurguladi.

1925 yilinda çikan Takrir-i Sükun Kanunu ile isçi ve memur örgütlerine en büyük darbenin vuruldugunu, eylem ve 1 Mayis kutlamalarinin yasaklandigini dile getiren Sahin Ali Sen, 1926’da yürürlüge giren Memurin Kanunu’nun da is ve memurlarin örgütlenmesinin önünü açmadigini, 1935 yilinda 1 Mayis’in “Bahar ve Çiçek Bayrami” olarak kutlanmasinin saglandigini, 1938 yilinda yasalasan Cemiyetler Kanunu ile “sinif esasina dayanan” örgütlenmelerin yasaklandigini kaydetti.

1923 ile 1946 yillari arasindaki tek parti döneminin isçi ve memur örgütlenmeleri bakimindan yasaklar dönemi oldugunu ifade eden Sen,  çok partili siyasal hayata geçildikten ve II. Dünya Savasi sonrasi örgütlenmeye yönelik yasaklarin sinirli da olsa kalktigini, bu sinirli özgürlükler çerçevesinde sendikalarin kurulmaya baslandigini söyledi.

1961 Anayasasi ile kamu görevlilerine toplu sözlesmesiz ve grevsiz örgütlenme hakki verildigini, söz konusu anayasal hakla ilgili ikincil mevzuatin ise ancak 1965 yilinda çikarildigini belirten Sen, kamu görevlilerine verilen bu sinirli ve yasaklarla örgütlenme hakkinin 12 Mart 1971 muhtirasiyla geri alindigini, 1982 Anayasasi’nin ise kamu görevlilerini görmezlikten geldigini, hatta yok saydigini vurguladi.

34 kisinin öldügü 1 Mayis 1977 olaylarina da deginen Sen, elim olayin yabanci ve yerli derin güçler tarafindan, 12 Eylül darbesine zemin hazirlamak için tezgahlanmis olabilecegini söyleyerek, dönemin karanlik olaylarinin aydinlatilmasi için 12 Eylül davasi kapsaminda ele alinmasi gerektigini ifade etti.

12 Eylül darbesinin çalisma hayati ve sendikal hareket üzerinde agir bir tahribat olusturdugunu, darbe anayasasiyla getirilen yasaklarin halen tamamen kaldirilamadiginin altini çizen Sen, “Sivil, özgürlükçü, demokratik yeni anayasa ile dönemin tüm yasakçi düzenlemeleri ortadan kaldirilmalidir” dedi.

12 Eylül 2010 referandumuyla kamu görevlilerine toplu sözlesme hakkinin verilmesinin önemli bir gelisme oldugunu vurgulayan Sen “Yeni anayasa ile kamu görevlilerine siyaset hakki ve grev hakki verilmelidir.  Kamu görevlilerinin siyaset yapmasindan korkulmamalidir. Kamu görevlilerinin siyasete katilmasi, siyasetin niteligini ve kalitesini artiracaktir” seklinde konustu.

Bir soru üzerine isçi sendikaciligi ile memur sendikaciligini karsilastiran Sen, sunlari söyledi: “Memur sendikaciligi, isçi sendikaciliginin 60 yilda aldigi yolu 20 yil gibi kisa sürede almistir. Kamu görevlileri sendikalari, eylemleri, bilimsel çalismalari, raporlari ve çözüm önerileriyle isçi sendikaciliginin üzerine çikmistir. Ancak bu seviye yeterli görülmemelidir. Kamu görevlileri sendikacilari yeni vizyonlar olusturarak dünya sendikaciliginin öncüsü olmalidir.”

Sube Baskanimiz Ilhan Eranil ise, sendikal tarih konusunda çok kapsamli bir bilgilendirme yapildigini belirterek, programlarinda ideolojik sendikacilik, sinif sendikaciligi, akademik sendikacilik, ücret sendikaciligi, hizmet sendikaciligi, toplumsal hareket sendikaciligi konularinin yani sira sendika-demokrasi iliskisi, sendika sivillesme, sendika gelir dagilimi ve sendika siyaset iliskisi gibi konulara da yer vereceklerini bildirdi.

Eranil, programin sonunda Sahin Ali Sen’e, sendikaciliga katkilarindan dolayi bir plaket takdim etti.