Sube Baskanimiz Talat Yavuz, ÖSYM’nin artik sorulari çobanlara mail atmayacak, cevap anahtarlarini sifrelemeyecek bir soru hazirlama ekibi kurmasi gerektigini ifade ederek, “Ögretmenleri asagilamadan görevlendirebilecegi bir sistem kurmalidir. Problemin, ögretmenlerin okullara girerken üstünü arayarak çözülemeyecek kadar büyük ve baska yerlerde oldugunu fark etmelidir” dedi.
Konuyla ilgili bir açiklama yapan Talat Yavuz, ÖSYM’nin, sinav sisteminin iflas etmesinden sonra bir dizi önlemler aldigini; okullara saat gönderdigini, kalem, silgi, açacak gibi sinav esnasinda ihtiyaç duyulacak esyalardan olusan paket hazirladigini hatirlatarak, sözlerini söyle sürdürdü:
“Içinde seker bile vardi. Giriste abartili üst aramalarini su siselerindeki bandajlari çikartmalar izledi. Saat, kolye, yüzük, küpe metal ne varsa hepsi yasak madde ilan edildi. Anlayamadigimiz bir uygulama ise, alinan bütün bu önlemlerin sinavda görevli ögretmenleri de kapsamasi oldu. Ögretmenler bütün bu yasaklara uydular. Arabalariyla sinav görevi için gittikleri okullarin idarecileri izin vermeseydi, araçlarinin kontak anahtarlarini koyacaklari yeri bile düsünmüslerdi. Sinav saglikli yapilacaksa, degerdi diye düsündüler. Sinavda görev almak için basvuru yaparken, görev yeri tercihlerini belirtirken ve görev belgelerini indirirken yasanilan bir sürü zahmeti de unuttular. Kendi okullarinda sinav olmasina ragmen baska uzak okullara, hatta baska ilçelere gittiler. Sanki kopya islemlerine ögretmenler araci olmustu. Yapilan son sinavda birçok organizasyon bozuklugu yasandi. Bazi okullarda saat yoktu. Saat getirmek hem ögrencilere hem de ögretmenlere yasakti. Bir binada sadece bir yedek gözetmen belirlenmisti. Bazi okullarda bina yöneticisi tek kisiydi ve yardimcisi yoktu. Bazi salonlarda baskan gelmemisti ve sadece gözetmen sinavi uygulamisti. Önceki yillarda sinav ücreti çikista veriliyordu, simdi ise hesaba yatacakti. Bugün için hala hesaba da yatmamistir. Bütün bunlara ragmen bu ‘ilk uygulamalar, düzelir’ diye düsünüldü. Ancak sifreli kitapçik ortaya çikinca isler iyice karisti.”
ÖSYM’nin, artik sorulari çobanlara mail atmayacak, cevap anahtarlarini sifrelemeyecek bir soru hazirlama ekibi kurmasi gerektigini vurgulayan Yavuz, “Ögretmenleri asagilamadan görevlendirebilecegi bir sistem kurmalidir. Problemin, ögretmenlerin okullara girerken üstünü arayarak çözülemeyecek kadar büyük ve baska yerlerde oldugunu fark etmelidir. Kisaca, ÖSYM yanlista israr etmemelidir. Ögretmenleri degil, baska yerleri sikmalidir” seklinde konustu.