Subemiz, Anadolu’nun bilime katkilarinin ele alindigi “Anadolu ve Bilim” konulu bir konferans düzenledi. Istanbul Teknik Üniversitesi Insaat Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Zekai Sen’in konusmaci olarak katildigi Tokat Ögretmenevi’ndeki konferansin, Milli Egitim çalisanlari ve Gaziosmanpasa Üniversitesi ögretim elemanlari tarafindan yogun ilgi ve hayranlikla dinlendigi gözlendi.
Büyük bir ilgiyle takip edilen konferansta Zekai Sen, bilim tarihi açisindan Türkiye’nin en önemli bölgesinin Anadolu oldugunu belirterek, “Bilimin esasi felsefe, mantik ve elestiridir” dedi.
Prof. Dr. Sen, Artuklulardan, Selçuklulardan, Osmanlilardan örnekler verdigi konusmasini söyle sürdürdü: “Bu bölgenin yetistirdigi bilim adami Bediuzzaman Ebu’l Iz el-Cezeri’nin bin 200’lü yillarda gelistirmis oldugu robotu dünyanin en önemli bilim adamlarinin bu bölgelerden çikabildigini göstermistir. Anadolu üniversiteleri gün gelecek büyük üniversiteleri, bilim ve arastirma alaninda geçecektir. Esas gerekli olan, bilimin sorgulanmasidir. Bilimin sorgulanmasinda cesur olunmalidir.”
Bulanik mantiktan da söz eden Sen, “Bu mantigin babasi Azeri bilimadami Lütfi Askerzâde’dir. Ingilizce yazildiginda soy ismini ayri yaziyorlar ve Zadeh diye tek basina kaliyor. Bu sekilde bu büyük sahsin Türk olmasi durumu da ne yazik ki biz Türk milletinin gözünden çabucak kaçiyor. Bulanik mantigin dogu kültürüne ait olmasi ve Aristocu kati mantigin da batinin kati mantalitesinin sistematigini ifade etmesi dikkate deger bir durum. Çünkü Bati, bulanik mantigi kendi kafa yapisi yüzünden yillarca kabul etmedi, hala da kabul etmekte zorlaniyor.Bulanik mantigin kabul edilmesinin belki de en önemli unsurlarindan biri, uzakdogunun bu mantigi kullanarak harika isler çikarmasidir. Çünkü Lütfi Askerzade Amerika’da bulanik mantigi anlatirken, dinleyici bulamazken, uzakdogu ülkeleri bu mantigi kullanarak elektronik cihazlar ürettiler, borsa analizinde kullandilar ve Bati bunu görünce fikrini degistirmek zorunda kaldi” seklinde konustu.
Prof. Dr. Sen, konferansin sonundaki soru-cevap kisminda, Türk dilinin en zengin ve içerikli bir dil oldugunu, bilim dili olarak da diger dillerden çok üstün özelliklere sahip oldugunu kaydetti. Prof. Dr. Sen, sözlerini söyle tamamladi: “Bilim objektif olmalidir. Ancak bilim adamlari subjektiftir. Tarih boyunca da öyle olmustur. Batili bilim adamlari dogudan (Müslümanlardan) aldiklari bilimsel çalismalarina hep kendi inançlarini katmaya çalismislardir.”